24 Temmuz 2020'de Müslümanlar için ibadete açılan ve yeniden cami statüsü alan Ayasofya'nın baş imamı Prof. Dr. Mehmet Boynukalın, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde yaptığı paylaşım ve buna iktidar partili bir vekilden de gelen tepki sebebiyle tartışmalara yol açtı.

8 Mart'ta sosyal medya hesabından "Sürekli 'kadın cinayetleri' vurgusu, kadını erkeğe düşman etmeye çalışan bir sloganik medya propagandasıdır" paylaşımı yapan Boynukalın, "kadın veya erkek diye ayrım yapmadan masum bir insanı öldürenin cezası kısas yani ölüm olmalıdır; Kur'an'ın hükmü budur" ifadelerini de paylaştı.

Boynukalın, paylaşımlarına ertesi gün de devam etti ve İstanbul Sözleşmesi tartışmalarına da değindi:

"İstanbul sözleşmesinden sonra bir kesimin ifadesiyle "kadın cinayetleri" katbekat arttıysa bunun üzerine düşünmek gerekir. Demek ki dışarıdan alınan kanunlar bizim toplumumuzun bünyesine uymuyor… Bugün maalesef timsah gözyaşı dökülerek kadın ve "kadın cinayeti" kavramları istismar ediliyor. Bu konu bahane edilerek aile düzenimiz yok edilmek isteniyor. Erkek ve kadın birbirine düşman haline getirilerek evlilik kötüleniyor."

Bu açıklamalar sosyal medyada tepki çekti.

Asıl tartışma ise, 12 Mart Cuma günü Haber Global'de bir programa katılan AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin'in bu paylaşımlara verdiği yanıtın ardından başladı.

Programın sunucusunun Boynukalın'ın ifadelerini okuması ve "Siz ne düşünüyorsunuz bu tweet ile alakalı?" diye sorması üzerine Zengin, "Yanlış buluyorum" yanıtını verdi:

"Bu iki açıdan yanlış. Birincisi Ayasofya Cami İmamı böyle bir konuda tweet atmamalı bence. En azından o gün yapmasın onu. Ben başta o tweet'i atmasını doğru bulmuyorum. Kadın cinayetleri meselesini konuşuyor olmak da, erkeklerle kadınlar arasında bir karşıtlık oluşturmuyor bence... Kadın meselesini sürekli marazlı, negatif konuşmanın bize fayda getirmediğini düşünüyorum. Ben bu kadın-erkek meselesine dair özellikle dini de referans yaparak katı, sert açıklamalar yapmayı problemli görüyorum. Bize fayda vermiyor, tam tersine incitiyor. Kadınları da incitiyor, bu problem üzerine çalışanların yükünü artırıyor ve daha önemlisi bu açıklamalar siyasetin yükünü artırıyor. Zaten siyaset ağır bir iş. O yüzden herkes kendi işini yapmalı diye düşünüyorum. Ayasofya'da yapılan konuşmalar kadın, erkek herkesi kuşatan konuşmalar olmalı."

Programın yayımlanmasından bir gün sonra Boynukalın bu kez "Tesettürü Allah'ın emri bilip bunu uygulayan kardeşlerimiz, siz bu davranışınızla İslam'ın bir şiarını/sembolünü yaşatıyorsunuz ve bizim için çok değerlisiniz; ancak Allah'ın dini bir bütündür ve biz erkeğiyle, kadınıyla dinin, Kur'an'ın hepsine iman etmekle yükümlüyüz." paylaşımında bulundu.

Ardından "Bir araştırmacı ve akademisyen olarak otuz yıldır İslam'ı incelemem beni bu sonuca götürdü. İşim bunu insanlara anlatmak. Herkes işini yapsın." ifadelerini paylaştı ve bu paylaşımlarında kimseyi hedef almadığını, "Sen imamsın, namazını kıldır, başka bir şey söylemeye hakkın yok, zihniyetine karşı olduğunu" ifade etti.

Dolaylı da olsa karşılıklı yaşanan bu tartışmayla ilgili olarak AKP'li isimler yorum yapmaktan kaçındı.

Bazı gazeteciler ise Boynukalın'ı eleştirdi. Habertürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı, 16 Mart'taki yazısında Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın koronavirüse yakalandığı için hastaneye yatması sebebiyle "İmam Boynukalın'ın, artık çok açık biçimde Diyanet İşleri Fiili Başkanı" olduğunu yazdı. Altaylı yazısında, "Üstelik de bu görevi yasal olarak değil fiili olarak yaptığı için de en uç fikirlerde dolaşmayı, Anayasa'ya aykırı fikirler öne sürüp, taleplerde bulunmayı, siyasetin alanına girmeyi kendinde hak görmektedir." ifadelerine yer verdi.

Ancak AKP'yi destekleyen yazılarıyla tanınan bazı yazarlar Boynukalın'a destek verdi. Bazı isimler de sosyal medyadan Özlem Zengin'i sert bir dille eleştirdi. Bu eleştiriler karşısında AKP'den Zengin'e destek çıkan herhangi bir açıklama gelmedi.

Örneğin Yeni Şafak yazarı Yusuf Kaplan, sosyal medya hesabından "Siyaset, Ayasofya Camii başimamı ve fıkıh profesörü Mehmet Boynukalın Hoca'ya ayar vermeye kalkışırsa, her şeyin ayarı bozulur." paylaşımı yaptı.

Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan da, Özlem Zengin'e destek vermek için köşe yazısında "Artık siyasetçilere bile ayar vermeye kalkışan bu hadsiz imama karşı sonuna kadar AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin'in yanındayım!" ifadelerine yer veren Habertürk yazarı Kübra Par'ı eleştirdi:

"Kübra Par, Özlem Zengin'in sözlerini kendisine kalkan yaparak Boynukalın'a 'Hadsiz imam' diyerek susturulmasını talep etmiş. İslam âlimleri, toplumsal her meselede konuşabilirler. Bu, onların hakkı veya ayrıcalığı değil, bizzat vazifeleridir. Esas had bilmezlik, toplumsal bir meselede söz söylediler diye memuriyet kanununu sallayıp sansür çağrısı yapmaktır."

Tüm bu tartışmaların ardından Çarşamba günü Boynukalın, AKP'lilerin Özlem Zengin'e destek olmadığını haberleştiren OdaTV'nin haberini sosyal medya hesabından paylaştı ve "Hakkımda söyledikleri yanlış olsa da Özlem Hanım bizim kardeşimizdir" dedi.

MEHMET BOYNUKALIN KİMDİR?

Bu aslında sosyal medyayı çok aktif şekilde kullanan Boynukalın'ın tartışmalara yol açan ilk paylaşımı değil.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni anayasa çalışmalarına başlandığını duyurmasının ardından laikliğin anayasadan çıkarılması gerektiğini de yine sosyal medya üzerinden yazan Boynukalın için açılan soruşturma da var.

Ancak bu kez bir AKP'liden gelen yanıt, tartışmaların büyümesine sebep oldu.

Boynukalın'ın, Ayasofya cami statüsü aldıktan sonra ve Müslümanların ibadetine açılmadan hemen önce, 23 Temmuz 2020'de baş imam olarak atandığı, Diyanet İşleri Ali Erbaş tarafından açıklandı:

"Üç imam ve beş müezzin arkadaşımızı Ayasofya Camii'ne atıyoruz. Bugün Ayasofya Camiimize bir profesör hocamızı imam olarak atıyoruz. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Anabilim Dalı hocalarından, Kurra Hafız, ilmiyle pek çok insanımıza doyurucu bilgiler veren Prof. Dr. Mehmet Boynukalın hocamız."

1971 doğumlu Boynukalın, 1992 yılında Mısır'daki Sünni İslami eğitim veren El Ezher Üniversitesi'nden mezun oldu. Ardından yüksek lisans ve doktorasını 1999'da Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde tamamladı.

Boynukalın, 2011'e kadar Türkiye Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları Merkezi'nde (İSAM) İslam hukuku dalında araştırma uzmanı ve İslam ansiklopedisi ilim heyeti üyesi olarak çalıştı.

2011'de İstanbul Şehir Üniversitesi'ne giren Boynukalın, 2018'de bu üniversitedeyken profesörlük unvanı aldı. Haziran 2020'de, İstanbul Şehir Üniversitesi resmen kapatılana kadar da burada kaldı. Ahmet Davutoğlu'nun kurucuları arasında olduğu üniversitenin kapatılması, "Adalet ve Kalkınma Partisi hükümeti, kendisine muhalefet bayrağını açan ve yeni bir parti kuran Davutoğlu'nu cezalandırmak için üniversitenin üzerine mi gidiyor?" sorularına yol açmıştı.

Arapça dini kitap çevirileri de yapan, dört çocuk babası Boynukalın, 2020'ye kadar Şehir Üniversitesi'nde kaldı. Kuruluşunda beri yer aldığı ve camisinde de imamlık yaptığı üniversitenin kapatılmasının ardından Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Anabilim Dalı'nda öğretim üyesi olarak görev yapmaya başladı.

Mehmet Boynukalın, aynı zamanda eski AKP milletvekili Abdurrahim Boynukalın'ın da amcası. Sosyal medya üzerinden "Amcamın ilmine, duruşuna güveniyorum. Kendisiyle de gurur duyuyorum. Benim geldiğim/gelebileceğim hiçbir makam-mevki mübarek Ayasofya'nın imam hatipliğinden daha büyük bir onur vesilesi olamaz." açıklaması yapan Abdurrahim Boynukalın, 7 Haziran-1 Kasım 2015 arası milletvekilliği yaptığı partide daha önce, Davutoğlu'nun Başbakan ve AKP Genel Başkanı olduğu dönemde Gençlik Kolları Başkanı'ydı. Bugün AKP'nin Birleşik Krallık temsilcisi.

Mehmet Boynukalın'ın babası Rıfat Boynukalın da Necmettin Erbakan'la birlikte Milli Nizam Partisi'nin kurucularındandı.