1896 yılı... Osmanlı’nın son döneminde, Torbalı’da düzenlenen bir at yarışına ait bu büyüleyici kare, sadece spor tarihine değil, kadınların kamusal alandaki varlığına dair güçlü bir belge olarak da tarihe kazındı. Fotoğrafta, yarış alanının hemen önünde, dikkat çekici bir şekilde yan yana sıralanmış beyaz şemsiyeli hanımlar, dönemin toplumsal yapısına karşı sessiz ama kararlı bir duruş sergiliyor.
O gün, sadece atlar yarışmadı. Kadınlar, izleyici olarak orada bulunarak bir başka mücadeleyi sessizce verdi. Ataerkil düzenin gölgesinde, “kadın eve aittir” algısının hüküm sürdüğü bir dönemde, onlar toplumun içine karıştı. Beyaz şemsiyeleriyle yalnızca güneşten korunmadılar; aynı zamanda görünürlüğün, eşitliğin ve cesaretin simgesi oldular.
Torbalı'nın geniş düzlüklerinde yankılanan nal seslerinin arasında kadınların zarif varlığı, bugün hâlâ hafızalarda. Bu kare, sadece bir yarış gününü değil, kadının sosyal yaşamda yer alma mücadelesinin de başlangıcını temsil ediyor.
Bugün bile bu tarihi kareye bakıldığında, Torbalı’nın geçmişten bugüne taşıdığı özgürlükçü ruhu, ilerici duruşu ve kadınlara verdiği değeri bir kez daha görmüş oluyoruz. Kadın vardı, var olacak…