DEVA Partisi Torbalı İlçe Başkanlığı son günlerde artarak devam eden zamlar hakkında basın açıklamasında bulundu.
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Son günlerde açıklanan ekonomik paketlerinin içinin boş olduğunu, memura, emekliye, işçiye, işveren lehine yapılmış yerinde çözümler göremedik. Kitle iletişim araçları ile yaratılmaya çalışılan algı operasyonu, düşmeyen fiyatlarla iktidarın günü kurtarmaya dönük çalışmaları olarak ortaya koyduğunu gördük.

Basit bir anlatımla ve mevcut iktidarın iktidara gelmeden önceki simit hesabı ile içinde bulunduğumuz ekonomik durumu ve çözümlerini siz değerli halkımıza açıklamak istiyoruz. Bugün geldiğimiz noktada asgari ücretlinin maaşı arttı lakin zamlarla beraber alım gücüde bu şiddete azaldı. 2002’de bir adet simit bugün ki parayla 20 kuruştan satılıyordu. Ve 2002’deki 184 liralık net asgari ücretle 920 tane simit alınabiliyordu. Şimdi ise simit 3 lira, 1 bardak çay 2.5 lira... 5 kişilik bir aile sadece simit ve çay ile öğününü geçirse, 2 bin 475 lira yapar. Kalan 1.775 lira ile bir aile elektriğe gelmiş olan %50 - %130 arasındaki zamlı faturayı mı? Doğalgaza gelen % 25’lik zamlı faturayı mı? Yoksa temel ihtiyaç olan ama şu anki ekonomik durumda lüks haline gelmiş olan market alışverişini mi? Yapsın.

Ortak aklın işlemediği, liyakatli ve işin ehli kadroların pasifize edildiği bir yönetim Türkiye’nin kötü gidişatına çözüm olamaz.

Genel Başkanımız Ali Babacan’ın dediği gibi: “Hiç merak etmeyin. Faizi de enflasyonu da tek haneli rakamlara tekrar bizler indireceğiz. Bu iktidarı da müsait bir yerde indireceğiz.”

Peki bunu Deva Partisi olarak Deva kadroları olarak nasıl yapacağız?

Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemine geçtikten sonra; Türkiye'nin büyüme performansı zayıfladı, işsizlik arttı, enflasyon hortladı, Hazinenin borcu üçe katlandı.

 Hayalimizdeki bolluk ülkesine kavuşmanın formülü: Tek yol, topyekûn zihniyet ve iktidar değişikliğinden geçiyor.

Dar gelirli kesimleri gıda, elektrik, doğalgaz, kömür ve benzeri temel ihtiyaç maddelerindeki enflasyona karşı koruyacak özel bir destek programı oluşturulmalıdır.

İmar değişikliklerinden kaynaklanan rantlar etkin bir şekilde vergilendirilmeli ki sanayi ile gayrimenkul sektörü arasında denge kurulabilsin ve sanayi yeniden cazip olabilsin.

TÜİK üst yönetimi, TBMM Plan Bütçe Komisyonu tarafından kamuya açık biçimde değerlendirmeye tabi tutularak, liyakat ve ehliyet sahibi kişilerden seçilmelidir.

 TÜİK istatistikleri akademisyen ve uzmanlardan oluşan komisyonlar tarafından düzenli biçimde kalite ve güvenilirlik testine tabi tutulmalıdır.

Türkiye’nin başarılı olduğu dönemde ekonomide alınan karar ve uygulamalara yön veren şeffaflık, kurala dayalı yönetim zihniyeti, öngörülebilirlik, sorunların yapısal ve kök nedenlerine odaklanma, veri analizine dayalı yaklaşım gibi temel ilkelere mutlaka dönülmelidir.

Merkez Bankası yasası derhal değiştirilerek banka tam bağımsız hale getirilmelidir.

Kamuda yeni bina, araç, temsil, ağırlama gibi giderler durdurulmalıdır.

Gübre, tohum, ilaç, mazot, yem başta olmak üzere girdilerdeki artışları dengeleyecek ve çiftçilerimizi koruyacak özel bir destek programı oluşturulmalıdır.

Esnafımız için de özel bir doğrudan destek, kredi ve garanti programı acilen oluşturulmalıdır.

Kısacası çözüm, sisteme format atıp özgür ve demokratik bir hukuk devletini kurmaktan geçiyor. Deva Partisi’nin iktidarında siz değerli halkımızla önce ülkemizi sonra da ilçemizi hak ettiği yönetim anlayışla buluşturacağız.