1990 yılında vatani görevini yaparken hayatını kaybeden Torbalılı Abdülbaki Aygün’ün şehit sayılmadığı öğrenildi. Şırnak'ta görev yaptığı dönem, silah temizleme işleminde kaza kurşunuyla ölen 2 askerden biri olan Torbalılı asker için dönemin yöneticileri şahadet belgesi hazırlamadı. Asker zayiatı olarak tutanaklara geçen oğullarının şehit sıfatı almaması Korucuktaki anne ve babasını üzüyor. Normalde eğitimde veya bu tür kaza kurşunlarında ölen askerlerin şehit sayıldığını ifade eden Aygün'ün anne ve babası şehit aileleri ve gazilerle yakından ilgilenen Kaymakam Kadir Sertel Otcu'nun girişimde bulunmasını istiyor. ŞEHİT SAYILMIYOR Sağlık Mahallesi'ndeki Şehit Er Ali Çelik'in de zayiat olarak görüldüğünü ve şehit sayıldığını, kendi evlatlarının da aynı şekilde ölüp ancak şehit sayılmadığını ifade eden aile, kendi imkanlarıyla hazırladıkları mezara şehit ibaresi yazdırdı. Kendi imkanlarıyla mezarı yaptıklarını ifade eden Şehit Abdülbaki Aygün'ün yeğeni Berna Aygün, "Bu mezar ailemizin kendi imkanlarıyla yapıldı. Direk ve bayrak da ailemiz tarafından dikildi. Torbalı'daki şehitlikte ismi var amcamın. Ama şehit statüsüne bile konmuyor. Ne ailesi ne kendisi." dedi. HİÇBİR TALEBİMİZ YOK Açıklamalarını sürdüren Aygün, "Askerde vatani görevi için gittiği yerde ölen, şehit olan amcam kayıtlarda şehit olarak tutulmamaktadır. Terörün tam da yoğunlaştığı zamanda Siirt Şirvan'da şehit olmuş ve asker zayiatı olarak kayıtlara geçilmiştir. Aile tarafından her ne kadar kabullenilmese de herhangi bir itiraz edilmemiştir. Devletin şehit yerine koymaması aileyi yeterince üzdüğü için devletten herhangi bir beklentiye girilmemiş, kendi çocuklarının mezarlarını yaptırıp bu vatanın bayrağını askerde ölen, onlar için şehit olan çocuklarının basına bayrağımızı dikmişlerdir. Biz kimseden bir şey istemiyoruz. En azından amcam şehit olarak görülsün ve devleti tarafından bir bayrak dikilsin istiyoruz. Başka bir talebimiz yoktur" dedi. İbrahim DANIŞ