Doğuştan gözyaşı kanalları tıkanık olan ve gözlerinden sürekli akıntı gelen 4 yaşındaki Orhan Adnan Benli'den akıntı nedeniyle herkes kaçtı ve küçücük yaşına rağmen zor günler geçirdi. Gitmediği hastane kalmayan ve son olarak Op. Dr. Melih Türe tarafından ameliyat edilen minik Orhan artık sağlığına kavuşurken, Orhan'ın ilk sözleri ise "Anne artık kimse benden kaçmıyor" oldu. Torbalı'da ikamet eden 4 yaşındaki Orhan Adnan Benli'nin doğuştan gözyaşı kanalları tıkalıydı. Gözünde de sürekli akıntı meydana gelen minik Orhan, bu nedenle yaşının küçük olmasına rağmen zor günler geçirdi. Sabahları gözleri yapışık olarak uyanan 4 yaşındaki Orhan'dan bazen de oluşan akıntılar nedeniyle arkadaşları kaçıyordu. Anne Emine Benli ise oğlunu çeşitli hastanelere götürdü; ama bir çare bulunamadı. Anne Benli, son olarak bir arkadaş tavsiyesiyle Atagöz Göz Hastalıkları Dal Merkezi Op. Dr. Melih Türe'ye ulaştı. Görüşmeler sonrasında da doktor, daha sonrada minik Orhan'ı muayene etti. Durumu aileye bildiren Türe, ameliyatın kaçınılmaz olduğunu ifade ederek, hemen tedavi sürecini başlattı. Minik Orhan ardında da ameliyata alındı ve daha sonrada cerrahi müdahalenin ardından iyileşme belirtileri görüldü. Gözündeki akıntılar nedeniyle arkadaşları kaçan minik Orhan'ın ilk sözleri ise "Anne artık kimse benden kaçmıyor" oldu. MİNİK ORHAN'IN TEŞEKKÜRÜ SIRASINDA DUYGUSAL ANLAR Minik Orhan'ın Op. Dr. Melih Türe'ye teşekkür sırasında ise duygusal anlar yaşandı. Anne Emine Benli, "Oğlum gözyaşı kanalları tıkalı olarak doğdu. Biz üç aylıkken fark ettik. Gözlerinden sürekli irin akıyordu; sabah göz kapakları birbirine yapışık olarak uyanıyordu. Gözaltlarında cilt bozuklukları meydana geldi. Gözünde tıkanıklıktan dolayı enfeksiyon oldu. Çeşitli hastanelerde birçok tedavi yöntemi denedik ama maalesef şikayetlerimiz devam etti. Bir dost meclisinde Atagöz Göz Hastalıkları Dal Merkezi Op. Dr. Melih Türe'yi tavsiye etti. Melih Bey muayene ederek bir an evvel ameliyat olması gerektiğini söyledi. Ameliyatımız çok çabuk oldu, ameliyattan hemen sonra günlük yaşantımıza devam ettik. Artık hiçbir sıkıntımız, şikayetimiz kalmadı. Orhan her sabah gözleri yoğun çapak içerisinde uyandığından kirpiklerinde dökülme oluyor, göz yüzeyi sürekli irinli olduğundan da bulanık görüyordu. Artık sağlıklı gözlere sahip olduğunun o da farkında" dedi. ERKEN MÜDAHALE ÇOK ÖNEMLİ Operasyonu gerçekleştiren Op. Dr. Melih Türe ise gözyaşı tıkanıklığıyla ilgili bilgiler verdi. Op. Dr. Türe, "Bebeklerde gözyaşı kanal tıkanıklığını çok sık görüyoruz. Yeni doğanlarda gözyaşı kanalının genze açılan zarın açılamaması sonucu tıkanıklık meydana geliyor. Bazılarında yaşamın ilk birkaç saati veya birkaç gününde kendiliğinden açılıyorken bazılarında ise bu süreç birkaç ay sürebiliyor. Gözde kanal tıkanıklığına bağlı enfeksiyon meydana geliyor, biz ilk etapta antibiyotik tedavisi ve özel bir masaj öneriyoruz. İlk altı ayda kendiliğinden açılma ihtimali çok yüksek fakat altı ayı özellikle de bir yaşı geçtikten sonra kendiliğinden açılma ihtimali çok azalıyor. 12. aydan sonra tıbben müdahale etmek gerekiyor. Erken müdahale çok önemli, ne kadar erken cerrahi uygulanırsa başarı da doğru orantıda artıyor. Özellikle bir ve iki yaş civarı yapılan olgularda başarı şansımız yüzde yüze yakın; fakat üç yaşından sonra, yüz kemiklerinin gelişimiyle beraber bu başarı şansımız da düşmekte. Sürecin iyi takip edilmesi, uygulanması gereken masajın çok iyi anlatılması ve öğretilmesi gerekiyor" dedi. 5-10 dakikada ameliyat tamamlanıyor; uzmanlardan ailelere uyarı var Op. Dr. Türe, şöyle devam etti: "Ameliyat yapılmazsa eğer sorun çocuklarda kalıcı hale geliyor ve ilerleyen süreçte başarısı düşük cerrahiler oluyor. Bir yaşında sulanmanın devam ettiği vakalarda çocuğun kendi gözyaşı kanallarını kullanarak sondalama tedavisi uyguluyoruz. Sondalama işlemi bir yaş civarında genellikle yeterli olabiliyor. Sondalama işleminin yeterli olmadığı veya iki yaş üzerindeki olgularda kanalın tekrar kapanmaması, açık kalması amacıyla tüp uygulaması yapıyoruz. Şu anda dünya üzerinde kullanılan değişik stentler var, özellikle son yıllarda geliştirilen stentlerin hem uygulaması hem de çıkarması kolay. Bu stentler ortalama altı ila sekiz hafta kalıyor ve pasajın açık kalmasını sağlıyor. Bu zaman diliminden sonra tekrar anestezi gerektirmeden stentleri alıyoruz. Cerrahisi genellikle kısa sürüyor, beş on dakika içerisinde ameliyat tamamlanmış oluyor. Herhangi bir kesi, iz olmuyor. Göz kapaklarının gözyaşı kanal başlangıcına girerek kanalları açıyoruz. Ameliyattan sonra hasta direk günlük hayatına devam edebiliyor. Tek gözde sürekli ağlar gibi sulanma, çok sık çapak diye tabir edilen iltihabi bir akıntı meydana gelmesi, çok sık enfeksiyon atakları geçirmesi çocuğun gözyaşı kanallarında problem olduğunu gösterir. Aile bu belirtileri dikkate alarak derhal muayeneye getirmeli."