Hayır! Yapay değil…

Bizdeki zeka yüzde yüz organik ama tek kusuru hafif yatay konumda yarı uykulu olması…

Mahmur yani…

                                                                       ***

Uyandırmasan sinirleniyor, uyandırmaya kalksan “aklımı çelme” diye sitem ediyor. Biz de ne diyeceğimizi şaşırdık. Her ne kadar yatay düzlemde ve gözünü dinlendiriyor pozisyonda olsa da, “muhteremin şaşırtıcı biçimde pek çok şeyin farkında olduğu” sosyologlar tarafından rivayet edilir…

Ki…

Bende aynı fikirdeyim…

                                                                       ***

Siyasetçi yatay zekayı çözmüş…

Artık kapı kapı dolaşıp kendini anlatmanın zaman israfı olduğunun farkındalar. Siyasetçinin zeka düzlemi açı olarak oy sahiplerininkinden bir derece daha yukarıda ve yatay zekayı yapay zekayla, gen teknolojisini kullanarak tetiklemeyi öğrendiler. Bu büyük keşif her seçim öncesi biraz daha modellenir hale gelmeye başladı ve son genel seçimle dudak uçurtacak boyutlara ulaştı.

                                                                       ***

Gerçekte seçmen siyasetçileri değil, siyasetçiler seçmenlerini seçmeye başladılar Hayır! Dünya tersine dönmedi, sadece zeka yatağında omuz değiştirdi…

Nasıl mı oluyor?

Anlatayım…

Eşini ve çocuğunu terk edip gece kulüplerinde eğlendi Eşini ve çocuğunu terk edip gece kulüplerinde eğlendi

Önce bir paket program hazırlıyorsunuz. İçerisinde yüzdeler var.

Sayarsak:

Kemik…

Cepte…

Mideden bağlı…

Dededen yeminli…

Sosyal medyada hesabına ne gelirse paylaşmayı vatandaşlık görevi zannedenler…

Topladık. Diyelim ki bir miktar eksik var. Ne yapalım?

“Efendim kereviz sevmeyenleri de katarsak paket tamamlanıyor.”

“Hay! Allah kerevizi de çok severim.”

                                                                       ***

Bu işin daha sonra “elim kırılaydı“ sı yok…

Herkes yüzdesel olarak halinden memnun…

                                                                       ***

Daha sonra beyefendiyi kereviz sofrasında görürseniz sakın kızmayın o aynı, en başta nerede duruyorsa yine aynı yerde, siz sadece bir paketin küçük bir parçasısınız…

İnandırmak onun işi…

Alınacak, darılacak bir şey yok…

Yüzde tamamlıyorsunuz…

Tıpkı daha öncekiler gibi…

Tıpkı onlarca felsefe kitabını devirmiş anlı şanlı solcuların 12 Eylül yargılanacak diye yüzdeye omuz verdikleri gibi…

Tıpkı liberal papyonluların “yetmez ama evet” dedikleri gibi…

                                                                       ***

Siz, çok saygıdeğer kereviz sevmeyenler, siz onların yanında çok daha masumsunuz…

Mehmet ERGÜN

Editör: TE Bilisim