İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Y.Y. bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada maktulün annesi Oya Taran, taraf avukatları ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da hazır bulundu. Tutuklu sanık Y.Y. savunmasında maktul ve müştekiyi daha önce hiç tanımadığını söyledi. Sanık Y.Y. müşteki Oya Taran başta olmak üzere tüm kadınlardan özür dileyerek aileye başlığı diledi. Sanığın bu sözleri üzerine maktulün babası salondan çıkmak istedi, mahkeme başkanı kabul etmedi. Olay akşamı alkollü olduğunu ifade eden Y.Y. eve gitmek üzere yolda yürürken tanımadığı kadınların "Bizi mi takip ediyorsun?" diyerek küfür ve hakaret ettiğini savundu. Kendisinin takip etmediğini söylediğini belirten Y.Y, kadınlarla aralarında tartışma çıktığını, maktulün bıçakla kendisine saldırdığını ileri sürdü. Y.Y. geçmişte gasbedildiğini, bu nedenle de bıçak taşıdığını, maktul İlayda'nın kendisine bıçakla doğru gelmesini engellemek için bıçağı salladığını, bu arada annesinin de araya girmeye çalıştığını savundu. Sanık Y.Y, "Amacım İlayda'ya zarar vermek değildi. Boğuşurken bıçak darbelerinin kime geldiğini hatırlamıyorum." dedi. Mahkeme Başkanının olay anı görüntülerinde maktul ve annesinin ellerinde bir cisim görülmediği tespitini söylemesi üzerine, sanık savunmasının doğru olduğunu iddia etti. Sanık avukatları savcılık mütalaasından sonra savunma yapacaklarını söyledi.
Müşteki Oya Taran, olay tarihinden önce sanığı hiç görmediğini belirterek, "O gece kızımla yemek yedik. Yolda yürürken yorulunca oturmak istedim, alkollüydük. Banka oturduktan sonra Y.Y. kızıma laf attı. Kızım da tersledi. Bize doğru yürüdü. Ayağa kalktık, karnımdan bıçakladı, İlayda da 'Annemi bırak' diye beni savundu, rastgele kime denk gelirse savurdu bıçağı. İlayda'ya 'Kızım kaç' diye kolundan tutup savurdum." diye konuştu.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına, olay anı görüntülerinin bilirkişi tarafında incelenmesine, sanığın cezai ehliyetine ilişkin raporunun beklenmesine karar vererek duruşmayı erteledi.
Müşteki avukatı Mehmet Sarıkaya, duruşma sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, olayın 8 Mart Dünya Kadınlar gününde yaşandığını anımsatarak bu davanın sadece İlayda ve ailesini değil tüm kadınları ve onların özgürlüğünü ilgilendirdiğini söyledi.
İlayda ve annesinin yaşadığı bu dehşeti sokakta yürüyen, sahilde dolaşan, bir kafede çay içmek için oturan herhangi bir kadının da yaşayabileceğini ifade eden Sarıkaya, "Yargılama konusu bir anlamda kadınlarımızın özgürlüğüne yapılan müdahaleye ilişkindir. Bu yüzden mahkemenin kararı herkesi yakından ilgilendirmektedir. Sanığın canavarca hisle insan öldürme suçundan en ağır şekilde cezalandırılması gerektiği düşüncesindeyim." diye konuştu.
OLAY
İzmir'in Konak ilçesinde, 8 Mart'ta parkta oturdukları sırada bıçaklı saldırıya uğrayan İlayda Alkan ve annesi Oya Taran yaralanmış, hastaneye kaldırılan Alkan hayatını kaybetmişti.
Şüpheli Y.Y. ise yakalanmış ve sevk edildiği hakimlikçe tutuklanmıştı. Sanık hakkında "kadına karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ile "kadına yönelik kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istenmişti.
