Geçtiğimiz hafta Torbalı Devlet hastanesinde saldırıya uğrayan bir  Genel Cerrahi le ilgili Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası(SES) basın açıklaması yaptı. Yazılı olarak gerçekleşen açıklamada bu ve benze saldırılar kınandı.

İşte basın açıklamasının tam metni:

Sağlıkta şiddet durmuyor. Biz hekimler ve sağlık çalışanları bu koşullar altında görevimizi yerine getiremiyoruz. Sağlık Bakanlığı’nın basın açıklamalarında belirttiğimiz uyarıları görmezden gelmesine artık dayanamıyoruz. Daha kaç sağlık çalışanının yaralanması, ölmesi bekleniyor merak ediyoruz. Sağlık emek ve meslek örgütleri uzun yıllardır sağlıkta yaşanan şiddetin nedenleri, şiddete karşı alınacak önlemler konusunda kamuoyunu bilgilendirmekte, yöneticileri şiddeti durdurmak için sorumluluk almaya davet etmektedir. Bütün bu çabalarımıza karşın, Dr. Ersin Arslan, Dr. Kamil Furtun, Dr. Aynur Dağdelen ve Dr. Fikret Hacıosman’ın öldürülmeleri ve daha nice şiddet olayı ile ilgili siyasi iktidarın hiçbir adım atmadığını üzülerek görüyoruz. Sağlık kuruluşlarında her gün ortalama 30 şiddet olayı yaşanıyor. Bu sorun, bir yandan hekimlerin ve sağlık çalışanlarının can güvenliğini tehdit ederken aynı zamanda sağlık hizmeti sunumunu da engelliyor. Bu koşullarda sağlık hizmeti vermek kabul edilebilir ve daha fazla sürdürülebilir değildir.

ARTIK YETER!

Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın bir sonucu olan kışkırtılmış sağlık talebinin eldeki hizmet olanaklarıyla tam olarak karşılanamamasının, yurttaşların sağlık hizmet beklentisinin yapay biçimde yükseltilmesinin gelinen tabloda katkısı büyüktür. Hastaneler günümüzde bir işletmeye dönüşmüş, hastaları ne kadar iyileştirdiklerinden çok, ne kadar sayıda hasta baktıkları önem kazanmıştır. Hastanelerde güvenlik zafiyeti olduğu, ateşli silahlarla, kesici aletlerle rahatlıkla servislere ve polikliniklere girilebildiği görülmektedir. Kamu otoritesi, sağlık kuruluşlarının ve sağlık çalışanlarının güvenliğini sağlamak için gerekli önlemleri almamakta, şiddeti uygulayanlara yaptırım gücü yüksek, caydırıcı cezalar verilmemektedir. Bu durum daha birçok hekimin ve sağlık çalışanın şiddete uğramasına ve can kayıplarıyla karşılaşılmasına neden olacaktır. Artık yeter! Tek bir sağlık çalışanının bile şiddete uğramasına tahammülümüz yoktur. Sağlıkta şiddeti önleyici yasal düzenleme bir an önce yapılmalıdır. Şiddeti körükleyen sağlık politikalarından vazgeçilene, sağlıkta etkin bir şiddet yasası çıkana dek mücadelemiz artarak devam edecektir.”