Koronavirüs sürecinde en çok yıpranan işletmelerin başında eczaneler geliyor. Pandemi süresi boyunca büyük özveri ile çalışan eczane çalışanları bir takım düzenlemeler istiyor. Merkezi Torbalı’da bulunan İzmir Eczane Teknisyenleri Derneği Başkanı Sadullah Atlı, artık nefes alamayacak duruma geldiklerini belirtti. Tüm dünyayı ve Türkiye’yi etkisi altına alan covid-19 pandemisi sürecinde çalışma yükü iyice artan Eczane Teknisyenleri, çalışma saatlerinde düzenleme yapılmasını istiyor.
ECZANE ÇALIŞMA SAATLERİ
Konu ile alakalı olarak Twitter üzerinden #eczaneçalışmasaatleri adı altında hastag açan Teknisyenler, destek bekliyor. Teknisyenler, haftalık 60 saat çalışma sisteminin düzeltilmesi konusunda mücadelelerini sürdürecek. İzmir Eczane Teknisyenleri Derneği Yönetim Kurulu ve eczane teknisyenleri de konu hakkında istişare yaparak desteklerini daha da artırmayı planlıyor.Atlı, “Salgın döneminin bu zorlu günlerinde hem Eczacılar hem de Eczane Teknisyenleri olarak bizler hiçbir hastamızı mağdur etmeden canla başla çalışmamızın, kendimizin, ailemizin, sevdiklerimizin sağlığını riske atma pahasına görevimizi layığıyla yapmış olmamızın, dahası kriz sürecinde maske dağıtımı gibi rutin işlerimizin aksamasına yol açan ek yükümlülüklere rağmen, var gücümüzle fiziki ve psikolojik desteğimizi esirgememiş olmamızın haklı gururunu ve iç huzurunu yaşıyoruz. Pandemi sürecinde 4857 sayılı İş Kanunu’na da uygunluk taşıyacak biçimde mesai saatlerinin 1 saat geriye alınması, cumartesi günlerinin (fazla sayıda nöbetçi eczane uygulamasıyla) tatilden sayılması yönünde alınan kararın pandemi sonrasında da yürürlükte kalmasını uman bizler, henüz pandemi dönemi geçmemişken, kimi kısıtlamaların gevşetilmesi fırsat bilinerek, yanlış olan eski çalışma düzenine dönülmesini şaşkınlıkla izliyoruz” dedi.
Atlı, “Tüm dünyada yeni düzenlemeler, iyileştirmeler yapılırken, sizlerin, standarta uymak bir yana, geri adım atmanızın ve insan haklarını ihlal ediyor olmanızın geçerli bir gerekçesi var mıdır? Elbette hiçbir eczanenin/eczacının ve hiçbir vatandaşımızın mağdur olmasını asla istemeyiz.
Bilindiği üzere; eczacılık mevzuatı gereği, eczanelerin çalışma saatleri ile nöbet saatleri eczacı odalarınca düzenlenmekte, il sağlık müdürlüklerinin kabul ve onayıyla da yürürlüğe girmektedir. 2Nisan 2020 Perşembe gününden itibaren çalışma saatleri 09.00-18.00 olarak değiştirilmişti. Sabah açılış aynı saatte, kapanış 1 saat öne çekilmişti. Sokağa çıkma yasağı vesilesiyle cumartesi günleri de tatil edilmişti. Cumartesi günleri nöbetçi sayısı 3-5 kat artırılarak vatandaşlarımızın mağduriyet yaşaması önlenerek bugünlere gelindi.
Pandemi döneminde yasal haklarımıza gösterilen bu yapıcı tavırla bir saatlik mesai kısıtlaması, bu küçük mola, gerek moral, gerek psikolojik, gerek sosyal hayatımıza, inanın, son derece faydalı olmuştu. Bu sürede ailemize, çocuklarımıza, kendimize daha çok zaman ayırabildik. Bu uygulama Aynı biçimde eczacılarımıza da nefes aldırmıştı. Ta ki 1 Haziran 2020 Pazartesi günü çalışma saatlerinin eski düzenine dönünceye kadar.
Pandemi daha bitmedi, gerek pandemi ve gerekse pandemi dönemi dışında genel anlamda biz Eczane Teknisyenleri ve büyük çoğunluk eczacılarımızı en çok yıpratan konu çalışma sürelerinin uzun olması. 4857 sayılı iş kanuna göre haftada 45 saat çalışılması gerekirken, bu süre cumartesi ile birlikte 60 saatlere çıkmakta. Büyükşehirlerde ulaşım için fazla vakit harcanması, işten çıktıktan sonra eve dönüşlerin geç saatlere uzaması, uzun çalışma sürelerinden dolayı sosyal hayatımızın neredeyse elimizden alınması gibi daha nice sıkıntılarımızı sıralayabilirim. Birinci basamak sağlık kuruluşu olan eczanelerin tüm Türkiye genelinde bir standarta kavuşturulması elzem hale gelmiştir. Elbette aynı mesai süreleri içerisinde Hakkâri’yle Edirne’nin açılış kapanış saatleri farklılık gösterebilir.
Yeni bir düzenleme ile açılış sabah 09.00, kapanış akşam 18.00 olmalı; ayrıca Cumarteside nöbetçi sayısı yeterince artırılarak, Pazar günü gibi tatil olacak şekilde sabitlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Tüm yetkili makamların sesimize kulak vermesini, zaten hakkımız olan ve yasaca belirlenmiş bulunan mevzuat hükümlerine uyulmasını ve uygulanmasını temenni ediyoruz. Bu saygın mesleği yöneten idarecilere yakışacak davranış şekli bu olacaktır” dedi.
