Yazının başlığı Murat Yetkin’in kitabından alıntı “Meraklısı İçin Entrikalar” Murat Yetkin keşke Torbalı’da yaşasaydı ve Torbalı siyasetini özellikle son iki yılını takip etseydi. İnanıyorum ki yazdığım entrikalar ne ki. Hele siz Torbalı’daki entrikaları bir görün derdi.

Siyaset buysa, bu ahlak çerçevesindeyse Allah bize bunu sadece izlemeyi nasip etsin.

Varsın biz bu kadar akıllı olmayalım, Allah da bize o aklı böyle kullanacaksak nasip etmesin.

Tabi bu entrikalar ve hayal ürünü haberleri bir yerlerden kopya çekiyorlar. Kopya çektikleri kuruluş ve akıl hocaları bir aralar doların piyasa değerini açıklarken yarım dolar 3,50 TL şeklinde servis ediyordu. Akaryakıta yapılan zammı ise “akaryakıtta fiyat düzenlenmesi” olarak veriyordu.

Bir kopya çekmedikleri arada “Ver mehteri” demiyorlar.

İşin enteresan tarafı ise İsmail Uygur yaklaşık 15 konu üzerinde açıklamalarda bulundu. Neden muhtar ve vali konusunu cımbızladılar?

Açıklamalarda vurgu yaptığı hiçbir konuyu yalanlamadılar ve açıklamasını yapmadılar.

Yeni Asır, Sabah ve Akşam gazeteleri gibi medya kuruluşlarının itibarını kaybettiğini, haber gazetesi değil yalan makinası olduğuna değindi.

Yine yalanlama yok itiraz yok.

  1. ‘Şehidin fotoğraflarının AK Parti tarafından indirildiğini ancak bizim hatamızmış gibi utanmadan ülkeye servis ettiler. Bunların vicdanı bunu kaldırıyorsa yapacak bir şey yok’ dedi.  Bunu yalanlamadılar, yalanlayamadılar.
  2. Makam aracı konusunda ‘200 bin TL’ye beyaz makam aracını sattık. Makam aracı demeye şahit gerek. Beyaz renkli sivil plakalı. 204 Bin TL’ye ise 2013 marka Mercedes marka siyah bir makam aracı aldık. Bunu 1.300 bin TL’ye araba aldı diye ülkeye servis ettiler’ dedi. Bunu da yalanlamadılar
  3. Çıkarılan işçiler ile yapmış olduğu açıklama ülkenin gündemine oturdu AK Parti il Başkanlığının anket için çalıştırdığı 300 kişi meğerse seçim öncesinde Torbalı Belediyesinde işe alınmış dedi. Bunu da diğerleri gibi yalanlamadılar.
  4. ‘Kamuya tahsis konusunda israf ettiğimi öne sürdüler, ben bu bina Devlete geçecekse hiç tereddüt ve hesap yapmadan bunu devletimize vermeye razıyım. Devlet bizimdir en güzel olana sahip olmalıdır. Ama bunun olmaması gerçekleşmemesi için adımlar atıyorlar’ dedi yine itiraz yok. Yalan diyemediler.
  5. ‘Bir genç kızın onuruyla oynuyorlar siyaset için bunu yapabilecek karakterdeler. Ben işe almadan önce Valilikten güvenlik soruşturmasından geçiyor. Bir kaydı sabıkası olsa zaten Valilik olumsuz karar veriyor’ dedi. Yine itiraz etmediler ve yalanlamadılar.
  6. ‘Bir sabah kaktılar kendilerini takip eden kişilere yaranmak için ne yaparız dediler. O gün ülkenin gündeminde tecavüz vardı. Torbalı’da neden olmasın dediler ve ulusal gazetelere servis ettiler. Mahkeme kararını hiçe sayacak kadar hukukun üstündeler dedi. yalanlayan yine yok.
  7. ‘2014-2019 yılları arasında pavyonlardan eğlence vergisi alınmamış kendi kullandıkları adamı değil beni suçlu ilan ettiler.’ Dedi. yine sessizliği tercih ettiler.
  8. Arazi satışı mecliste başladı tartışması. Zaten bu açıklamaların sebebi, bardağı taşıran son damla ise sanırım bu oldu. ‘Geçen dönem 150.000 metrekare yer satıldı. Bu siyasetçiler bu gazeteciler neredeydi? 150 bin metrekare yeri 50 milyona sattılar ben 2.500 metrekare yeri 20 milyona sattım. Sizin sattığınız yerde gökdelen yapılır. Akaryakıt istasyonu iş merkezleri yapılır. “Bıraktığım gibi verseydiniz talan

 etmeseydiniz bende satmasaydım” dedi. İtiraz yok yalanlama yok.

  1. ‘Bizimde içimizde Truva var. Benimle birlikte aday olmak isteyen bir arkadaş vardı. “Bu kişiyle hem akrabalık ilişkileri var hem de beni birlikte alaşağı etmek istiyorlar” dedi itiraz edende yok. Yalanlayan başka bir açıklamada bulunan ve topa giren de yok.

Mevzu madem kirlik ittifak o zaman biraz açalım konuyu. Sizde karar verin hangisi temiz hangisi kirli.

Yerel seçimlerde İsmail Uygur aday olunca Övünç Demir ve ekibi bir toplantı yaptı.

Toplantıda isim vermiyorum eğer ki toplantıda bulunan bir kişi yalanlarsa, toplantıda yaşananları baştan sona yazacak ve itiraz eden kişilerin isimlerini ve masadan kalkıp gitmek isteyen kişileri izinleri olursa yazacağım.

Sazı eline alan kişi Övünç Demir’inde masada olduğu toplantıda şunları söyler.

“Arkadaşlar bizler burada Övünç Demir’in siyasette yer tutması için buradayız. Bu sefer her ne yaptıysak başarılı olamadık. Genel Merkez bir karar verdi. Ancak ilçemize en iyi hizmet edeceğine inandığımız bu arkadaşın ilerleyen yıllarda başarılı olmasını istiyorsak. Bu seçimi İsmail Uygur kazanmamalı. Yıllardır ilmek ilmek işlediğimiz, bir çiçek gibi koruyup sakındığımız mücadelemizin var olması için Adnan Yaşar Görmez’in seçim kazanması gerekir” dedi.

Şimdi soruyorum kirli ittifak bu değil mi?

Daha sonra Tepeköy Mahallesinde bir emlakçı dükkanında Övünç Demir’in ekibiyle AK Parti Belediye Başkan Adayı Adnan Yaşar Görmez’i kim bir araya getirdi?

İsmail Uygur’un ‘Bizim de bir Truva’mız var’ diyerek kastettiği Övünç Demir neden aday gösterilen İsmail Uygur için, partisi için bir açıklama yapmadığı gibi neden hiçbir seçim çalışmasına katılmadı.

Oysaki ilk yola çıkarken pazaryerinde neler söylemişti.

Mevcut ofisinin olduğu binanın önüne Nihat Zeybekçi geldiğinde gelin arabası gibi süslenen bina neden Kemal Kılıçdaroğlu geldiğinde bir tek Parti bayrağı asılmadı.

İşte kirli olan ittifak budur ve kullanılan siyasetçilerin sayısı belli değildir.

Kirli ittifakın meyvesi ise kendi gazetesinde Belediye başkanının değil, muhalefetin serzenişine yer vermesidir.

Belediye meclisinde çıkan tartışmada Övünç Demir’in sahibi olduğu gazetenin muhabiri Hasan Demir vardı. Çektiği fotoğraflar ilk önce Bizim Torbalı’da değil. Atilla Kaya’nın danışmanının gazetesinde yayınlandı. Aksini iddia eden olursa ekran görüntüsü aldım. Kimin hangi saatte yayınladığı alenen belli.

Tüm bunları bildiğim gibi yine basın toplantısı için ‘Hasan Demir’i aradık buyur gel’ dedik. Şeffaflık işte budur.

Ama şunu dedim kendisine ‘Bu sefer ilk önce siz paylaşın. Acemilik yapmayın’. O kadar açıklama yapıldı bir tane bile haber girmedi. Ya kardeşim saatlerce video çektin.

O kadar kirli bir ittifak ki İsmail Uygur’un da dediği ‘İkisi bir olup beni alaşağı etmek istiyorlar’ ifadelerinin bir kere daha doğruluğu gün yüzüne çıkıyor.

Üzerinden kaç gün geçti. Hasan Demir programın başından sonuna kadar oradaydı. Neden basın açıklamasından bir paragraf haber girmedi?

Ancak not almaya değil video çekerek gaf aramaya gelmişti. İşte yazının başında dediğim gibi entrika budur, kirli ittifak budur. O videolar WhAtsap üzerinden kime gitti? Sonra kimlere gönderildi?

Eğer ki siyaset buysa, bu düşünce neticesinde memlekete hizmet getirilecekse vah ki vah bu memleketin haline.

Uzattık keselim çok uzun yazmasını, zaman çalmasını pek sevmem.

Yapılan karşı açıklama sadece Çakırbeyli muhtarının üzerinden oldu.

İsmail Uygur, Adnan Yaşar Görmez’e üzüldüğünü, kullanıldığını söyledi bende Çakırbeyli muhtarına üzüldüm. Onun da kullanıldığı düşünüyorum.

Karşılıklı birbirlerine lakap taktılar.

Uygur Çakırbeyli Muhtarına ‘Soytarı’ dedi. Çakırbeyli Muhtarı da İsmail Uygur bundan böyle senin soyadın ‘Uydur’ dedi.

Oysa ki konu buralara İlçe Başkanı Selman Günaydın’dan geldi. Video kayıtları var. Basın açıklaması 3,5 saat sürünce ve İzmir Basını Torbalılı siyasetçiden bahsettiğini çok iyi kavramayınca böyle algılandı.

Başkan Uygur şöyle açıklamada bulundu:
Muhtar bize karşı mücadele ederken ilçe başkanını arıyor. İlçe başkanı da mesaj atıyor üyelerine ve yöneticilerine. ‘Çakırbeyli’ye gelin davanıza sahip çıkın diyor.’

İlçe Başkanı Cami imamına sala okutuyor ve köylüyü meydana davasına sahip çıkmaya çağırıyor.

15 Temmuz’dan esinlendi ve ya çocukluğunu atlatamadı herhalde. Başkan Uygur “Eğer ki dünyada kullanırsan din kadar tehlikeli bir silah yoktur.” dedi.

“Tabi bir sıfatı var Hükümeti temsil eden bir partinin ilçe başkanı. Vali bey de bunu bir şey sanıyor ve ricasına istinaden özel harekâtçı komandoları buraya gönderiyor.” dedi.

‘Valiye bizi içkili yerlere ruhsat veriyor diye şikayet ediyor ama sayın ilçe başkanı her gün 70’lik viskiyi tek başına içiyor. Son zamanlarda ise içki içtikleri mekanları kapatıp kimse görmesin diye alem yapıyorlar.

İç kardeşim iç ama hem bu alkolü tüketip bizi Vali’ye şikayet etmesine istinaden söylediği bir konuydu. 3,5 saatlik basın toplantısından cımbızladıkları tek konu ise Muhtar ve Vali’ye sitemiydi.

Efendim..!

Var mı itiraz?

Bu yazdıklarımın aksini iddia edecek kanıtlar var mı?

Not: madem bu kadar dava parti sevgisi vardı. İlçe Başkanı Hasan Akbıyık iken, Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez varken sahip çıkılacak tek bir açıklama bile yoktu. İlçe Başkanımız o zamanlarda İl Başkan Yardımcısı değil miydi?

Kimin doğru olup, kimin yalancı, kimin istenen, kimin istenmeyen olduğunu sandık gösterecektir.

Sandık yalan söylemez..!

Kalın sağlıcakla.

Bu arada İsmail Uygur’un açıklamasının ardından yanılmıyorsan 9.ncu kez Kemalpaşa kağşağının müjdesi verildi.

Haydi hayırlı olsun.