Eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte okullarda temizlik personelinin eksik olması sebebiyle zorluklar yaşanmıştı. Bazı okullarda okulu veliler temizlerken bazı okullarda ise temizlik personeli için öğrencilerden para toplanmıştı.  Yaşanan krizin ardından okullarda görevlendirilmek üzere 30 bin temizlik personeli ataması gerçekleştirildi. Atamaların kimisi İŞKUR aracılığı ile kimisi ise İşgücü Uyum Programı (İYUP) kapsamında gerçekleştirildi.

‘OKULLARDA ELEMAN EKSİĞİ DEVAM EDİYOR’

Atamaların ardından sorunların yaşandığını Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Nafiz Ceylan, Egedesonsöz’e anlattı. Ceylan, atama rakamlarının düşük olduğunu ve personellerin okullara yetmediğini belirterek, “Okullarımızda 10 tane elemana ihtiyaç varsa 3 tane çalışıyor. 3 tane eleman varken 1 tane çalışıyor. Elamanların da böylece iş yükü ağırlaşıyor. Temizlik sorunu sadece 1 veya 2 saate bağlı değil. Hemen hemen her teneffüste çocukların sınıfları, tuvaletleri, koridorları ve okul bahçeleri temizlenmesi gerekiyor. Bunun için de yeterli elemanın alınması gerekiyor. Bakanlığın açıkladığı işe alım rakamları yetersiz. İki okuldan birine bir personel düşüyor bu sayılarla. Birçok okulda okul müdürleri dışarıdan elaman çalıştırıyor, okul aile birliğine bağlı olarak ücretleri okulların kendisi ödüyor” dedi.

İŞKUR’DAN GİREN 17 BİN, İYUP’DAN GİREN 8 BİN

İşgücü Uyum Programı (İYUP) kapsamında temizlik personeli alındığını ve bu personellerin sadece aylık 8 bin TL maaş aldığını belirten Ceylan İŞKUR’dan işe girenlerin ise asgari ücret aldığını belirterek, “Pek çok okulumuza halen yeterli eleman atanmadı. Birçok okulda eksiklikler devam ediyor. Sene başındaki kargaşa atamalardan sonra biraz azaldı ama yetersiz halen daha. Birçok personel halen atandığı İYUP kapsamında atanmış durumda. İŞKUR ile atananlar arasında bir ücret farkı var. Aynı işi yapmalarına rağmen biri 8 bin alıyor, diğeri asgari ücret alıyor. Bunun giderilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

‘İYUP’DAN GİRENE SİGORTA DA YOK’

İYUP kapsamında işe girenlere sigorta primi de yatırılmadığını belirten Ceylan, “Aynı yerde görev yapıp aynı işi yapıyorlar ama biri asgari ücret alırken diğeri 9 bin veya 7 bin TL ücret alıyor. Arada iki kat bir ücret farkı var. Birinin sigorta primleri yatırılırken, diğerinin emekli olmak için sigorta primleri yatırılmıyor. Sigortasız birini çalıştırmak suçken devlet kendi çalıştırdığı elemanın sigortasını emekliliğe saymıyor ve yapmıyor. Asgari ücret altında emekçi çalıştırmak suç. Siyasi iktidar ucube bir program olan İYUP anlayışı ile bu şekilde personelleri çalıştırıyor. Pek çok personel bu durumdan dolayı istifa ediyor. Çalışanlar da ihtiyacı olduğu için çalışıyorlar” dedi.

‘TEMİZLİK PERSONELİ AÇ KARNINA ÇALIŞIYOR’

Aylık bu ücretlerle geçinmenin mümkün olmadığını ve okullardaki temizlik personelinin aç bir şekilde çalıştığını belirten Ceylan, son olarak şunları söyledi:

Alpkent’te yürekleri ağızlara getiren kaza Alpkent’te yürekleri ağızlara getiren kaza

İnsanlar aç ve perişan. Aylık 9 bin TL gibi bir ücretle bile çalışmak zorunda kalıyorlar. Bugün bunu bulamayan pek çok insan var. Gerçekten ekonomik krizin getirdiği bir durum var. İster istemez insanlar bu şartlarda zorunlu olarak çalışıyorlar. İnsanların bu paraya da ihtiyacı. Ziyaret ettiğimi okullarda bu tip personeller var. Ayrılmak da istemeyip ihtiyacı olan insanlar var. Ekonomik krizde işsiz kalacağına günlük aldığı ‘parayla çocuğuma ekmek alabilirim’ deyip çalışmak zorunda kalıyorlar. Kendileri aç karna çalışıyorlar. Temizlik gibi ağır şartları olan bir meslekte ekonomik krizde bu maaşlara muhtaç durumdalar. Yoksulluğu bırakalım, açlık sınırının bile çok altında. Asgari ücretin altında birini çalıştırmak suç. Aynı iş yapmalarına rağmen farklı ücret almaları iş ahlakına da sığmıyor. 30 bin başvuru vardı, 10 bin kişi çalışıyor. Gerçekten ihtiyacı var bu çalışanların.

Editör: Haber Merkezi