EVİNİN GEÇİMİ TOKMAĞIN UCUNDA Ramazan ayının gelmesiyle davulcuların da bayrama kadar sürecek sahur mesaileri başladı. Çalar saat ya da alarm özellikli telefonların olmadığı dönemlerde sahur yapmak için fazlasıyla ihtiyaç duyulan davulcular, şimdilerde pek çok teknolojik alet olmasına rağmen geleneği, geleceğe taşımak adına özenle işlerini yerine getirmeye çalışıyor.Manilerle, değişik ritimlerle ahaliyi sahura kaldıran davulculardan biri de 6 yıldır Çapak’ta tokmağı davulla buluşturan 74 yaşındaki Cevdet Yiğit. Her gün 700 haneli Çapak sokaklarında davulu ve tokmağıyla vatandaşı sahura kaldıran Yiğit, önemli bir geleneğin mahallede yaşanmasına vesile oluyor. BAHŞİŞLERLE GEÇİNİYOR Köylüyü davuluyla uyandıran ancak kendisi çalar saatinin sesiyle uyanıp, ayın ilk mesaisine başlayan davulcu Yiğit, 6 yıldır mahallede davul çalarak vatandaşı sahura kaldırıyor. Davul çalıp mani okuyarak geçtiği sokaklarda evlerin ışıklarının yanmasıyla sevinen ve yaklaşık 2 saat süren mesaisi sonrası evine dönen Cevdet Yiğit, daha sonra ailesiyle sahur sofrasına oturuyor. İlçenin olduğu gibi Türkiye’nin de en yaşlı davulcusu olan Yiğit, aldığı bahşişlerle evini geçindiriyor.Sahur vakti yaklaşık 10 kilometre gezerek vatandaşları kaldırdığını dile getiren davulcu Dede, "İşimi severek yapıyorum. Ama yaşımdan dolayı görevimi çok zor yapıyorum. Bazen, bacaklarım çok ağrıyor. Ama ben vatandaşları sahura kaldırmaktan ve mesleğimi sürdürmekten büyük mutluluk duyuyorum. Ölene kadar görevimi yerine getireceğim. Çünkü ben bu meslekle ailemi geçindiriyorum." şeklinde konuştu.